İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Kemalettin Gülen katıldı.
Duruşmada, görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, sanık Gülen’in, “FETÖ/PDY üyeliği” suçundan cezalandırılmasını talep etti.
Mütalaaya karşı beyanda bulunan sanık Gülen ise suçlamaları reddederek, beraat ve tahliyesini istedi.
Ergenekon davasında tanıklık yapmış
Söz saha Gülen’in avukatı da müvekkilinin Ergenekon davasının iki oturumunda tanıklık yapmasının bu davaya tesir etmeyeceğini öne sürerek, müvekkilinde herhangi bir “ByLock” kaydı bulunmadığını ve öbür iddiaların ise soyut olduğunu savundu.
Fetullah Gülen’in, Kemalettin Gülen ile ilgili, “yeğenimdir ama kendisiyle bir tanışıklığımız yok” beyanının olduğunu ve bu ifadenin medyaya yansıdığını söyleyen sanık avukatı, müvekkilinin tahliye ve beraatına karar verilmesini talep etti.
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanık Gülen’in “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan 7 sene 6 ay hapisle cezalandırılmasına hükmetti. Bu hükümde herhangi bir takdiri indirim uygulanmazken, sanığın vatan dışına çıkış yasağı konularak tahliye edilmesine karar verildi.
Bir hakimin muhalefet şerhi koydurduğu tahliye kararı, oy çokluğuyla alındı.
FETÖ’nün şirketlerinde çalışmış
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından, FETÖ’nün avukatlık yapılanması soruşturması sonunda hazırlanan iddianamede, firari sanık Fetullah Gülen’in amcasının oğlu olan şüpheli Kemalettin Gülen’in İstanbul Barosu’na kayıtlı olarak Üsküdar’da serbest avukatlık yaptığı, 2004 yılından itibaren FETÖ/PDY yapılanmasının finansmanını sağlayan Kaynak Holding Anonim Şirketi’nin vekili olarak bir devre çalıştığı kaydediliyordu.
15 Temmuz sonrası Kemalettin Gülen’in ailesiyle kayınpederinin Kastamonu Araç ilçesindeki Yukarı İkizören köyüne gidip saklandığı ve 9 Ağustos 2016’da jandarmaya gelen ihbarla hakkında Araç Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma başlattığı belirtilen iddianamede, dosyanın şüphelinin FETÖ/PDY’nin avukatlık yapılanması içinde yer aldığı gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na yetkisizlik kararı verilerek gönderildiği bildiriliyordu.
Danıştay üyeleri fotoğrafını Alparslan Arslan’a gösteren şahıs
İddianamede, dosya içerisindeki tapu belgelerine göre şüphelinin 15 Temmuz’dan sonra Ümraniye’deki evini eşi Songül Gülen’e devretme teşebbüsünde bulunduğunun tespit edildiği ve bu devrin başsavcılık talimatıyla durdurulduğu bilgisi verilirken, ele geçirilen dijital materyallerin incelenmesine göre şüphelinin, Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can’ın, halkın darbeye karşı meydanlara çağrı edilmesine ilişkin 17 Temmuz’da gönderdiği mesaja karşılık, “ha s.. la” şeklinde mesaj gönderdiğinin tespit edildiği anlatım ediliyordu.
FETÖ elebaşı ile irtibatının sadece kan bağından kaynaklandığını savunan Kemalettin Gülen’in Bank Asya’da hesabının bulunduğu da kaydedilen iddianamede, bu şüphelinin Ergenekon yargılama süreçlerinde şahit olarak verdiği beyanlarda açıkça yapılanmanın üyesi olduğunu belirttiği ve Danıştay saldırısını gerçekleştiren Alparslan Arslan’ın beyanına göre Danıştay üyelerinin yer aldığı gazete kupürlerini Arslan’a gösteren şahıs olduğu da dile getiriliyordu.
İddianamede, şüpheli Gülen’in “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyordu.
Kaynak: AA
News
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.