Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki vuruş girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.
Yargıtay 9. Ceza Dairesince Yargıtay Genel Kurul Salonu’nda görülen davada; Balyoz, Askeri Casusluk, Hrant Dink, Devrimci Karargah davalarına bakan mahkemelerin kararlarını onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin eski üyesi Abdurrahman Kavun yeniden yargıç karşısına çıktı.
İlk duruşmada tahliye edildikten sonra itiraz üzerine yeniden tutuklanan Kavun, duruşmaya Osmaniye’de tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Duruşmada, Kavun hakkında anlatım veren eski HSYK üyeleri İbrahim Okur, Ömer Köroğlu ve Kerim Tosun ile eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem şahit olarak dinlenildi.
Okur, tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla anlatım verirken, öbür tanıklar duruşma salonundaydı.
İbrahim Okur, 2010 anayasa referandumundan sonra Yargıtay ve Danıştay’a aza seçiminin gündeme geldiğini, eski HSYK Genel Sekreteri Mehmet Kaya ve öbür FETÖ mensubu kurul üyelerinin seçim için hazırladığı liste üzerinden belirlenen isimler arasında sanığın da yer aldığını söyledi. Sanığı bu listede gördüğünde şaşırdığını anlatım eden Okur, o devre Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olan sanığın sadece kıdeminin tartışıldığını, Diyarbakır’da daha kıdemli isimler bulunduğunu ancak toplantıdaki herkesin onayıyla seçildiğini kaydetti. İbrahim Okur, FETÖ mensuplarının Yargıtay’daki etkinliklerini kırmak amacıyla, FETÖ mensubu olmayan kurul üyelerini bir araya getirdikleri toplantılara Kavun’u çağırmadıklarını belirtti.
Eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ise, sanığı Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı yaptığı dönemden tanıdığını, personelde çalıştığı için o dönemden itibaren sanığın FETÖ mensubu ya da FETÖ’ye yakın olduğu yönünde kanaatinin bulunduğunu kaydetti. Kavun’un isminin, Yargıtay üyeliği seçimi için Mehmet Kaya’nın evinde yapılan toplantıda FETÖ mensubu kurul üyelerince gündeme getirildiğini ve bu kişilerin seçilmesini istediği kişiler arasında yer aldığını belirten Erdem, “Balyoz davasında imzası var mı bilmiyorum, incelemedim. Faaliyetlerine ilişkin somut bilgim yok” dedi.
“80 şahıs arasında yer alıyordu”
Eski HSYK üyesi Ömer Köroğlu da sanığı Diyarbakır’da vazife yaptığı dönemden tanıdığını, bir kez de ziyaret ettiğini söyledi.
Sanığın, FETÖ mensubu HSYK üyeleriyle yapılan toplantıda bu kişilerin talebiyle belirlenen 80 şahıs arasında yer aldığını dile getiren Köroğlu, taşradan seçilmesine karar verilen ilk isimlerden olduğunu anlatım etti.
Köroğlu, sanığın himmet verdiği ya da FETÖ toplantılarına katıldığıyla ilgili somut bilgisinin olmadığını anlattı.
“O devre Yargıtay’ın derhal hepsi FETÖ’cüydü”
Eski HSYK Üyesi Kerim Tosun da sanığı Yargıtay üyesi olana kadar tanımadığını, FETÖ mensubiyetiyle ilgili somut bilgisinin olmadığını ancak o devre Yargıtay 4. Hukuk Dairesi ile 9. Ceza Dairesi üyelerinin derhal derhal tamamının FETÖ’cü olduğunun söylendiğini belirtti.
Sanığın, Balyoz davasına imza atan heyette de bulunduğunu aktaran Tosun, bu nedenle FETÖ’cü olduğu kanaatine sahip olduğunu söyledi.
Tanık ifadelerine karşı laf verilen Kavun, aleyhe hususları kabul etmedi.
İlk tutuklama kararında kendisinin teslim olduğunu belirten Kavun, tahliye talep etti.
Kavun’un avukatı Farah Diba Kartal ise, şahit beyanlarının somut bilgi içermediğini; zanna, yoruma dayalı olduğunu öne sürdü.
Verilen aranın ardından heyet ara kararını açıkladı.
Heyet, 2’ye karşı 3 üyenin oyuyla sanığın tahliye talebinin reddine, tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma, 28 Haziran’a ertelendi.
Eski Yargıtay üyesi yargıç karşısında
Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu’nda görülen davada, eski Yargıtay Üyesi Hacı Osman Kaya yeniden yargıç karşısına çıktı.
Duruşmada, Kaya hakkında anlatım veren eski HSYK Birinci Daire Başkanı İbrahim Okur, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ve HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici şahit olarak dinlendi.
Okur, tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla anlatım verirken, öbür tanıklar duruşma salonunda amade bulundu.
İbrahim Okur, 2010 Anayasa referandumundan sonra yüksek yargıya aza seçimi için yapılan toplantılarda Kaya’nın isminin gündeme geldiğini ancak o dönemin Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Kahraman’ın itirazı nedeniyle listeden çıkarıldığını söyledi. Okur, sanık Kaya’nın, eski HSYK üyesi Bülent Çiçekli’nin talebiyle 2012’de Yargıtaya aza seçildiğini anlattı.
Bir soru üzerine Okur, Kaya’nın, teftişte görevliyken Ankara’nın bir ilçesindeki noter hakkında verdiği menfi teftiş raporu nedeniyle Kahraman’ın seçilmesine karşı çıktığını bildiğini belirtti.
FETÖ’cülerle devinim ediyor diye toplantıya çağırılmamış
Eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici de Kaya ile ilgili, “Yargıtaya aza seçiminde ismi Bülent Çiçekli tarafından gündeme geldi. öbür FETÖ mensupları tarafından da benimsendi. Ancak Müsteşar Ahmet Kahraman itiraz etti. Çiçekli, Müsteşarla konuştu, ikna etti. İkinci seçimde 2012’de seçildi. Yakından tanımıyorum. Örgüt çalışmaları içinde yer alıp almadığı konusunda somut bilgim yok.” şeklinde bilgi verdi.
Eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ise sanığın Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulunda, ardından Bursa ve Konya’da çalıştığını bildiğini, o dönemlerde Kaya hakkında, “FETÖ’ye mensuptur” şeklinde değil, “FETÖ’ye yakındır, dost çevresi onlardan oluşur” şeklinde kanaat bulunduğunu dile getirdi.
Kaya’nın ilk seçimde değil, 2012’de, FETÖ mensubu HSYK üyelerinin önerisiyle Yargıtay’a aza seçildiğini anlatım eden Erdem, teşkilat mensuplarının Yargıtay’daki etkinliklerini kırmak amacıyla, FETÖ üyesi olmayan kurul üyelerini bir araya getirdikleri toplantılara, “FETÖ’cülerle devinim ediyor” denildiği için Kaya’yı çağırmadıklarını bildirdi.
Tanık beyanları ve gelen bilgilere karşı laf verilen sanık Hacı Osman Kaya, şahit beyanlarında aleyhine bir ifadenin bulunmadığını, eski HSYK Üyesi Bülent Çiçekli’nin hemşehrisi olması ve aralarındaki kişisel dostluk nedeniyle aza seçilmesini sağladığını, teşkilat mensubu olduğuna dair somut bir bilginin bulunmadığını savundu.
ByLock kullandığı tespitini kabul etmeyen Kaya, dosyaya gelen bilgi ve belgelerde, ByLock kullanıcı adı, şifresi veya yazışmaların bulunamadığının belirtildiğini kaydetti.
ByLock’a bağlandığı iddia edilen cep telefonu hattının HTS kayıtlarında, memleketi Kayseri’deyken bir kişiyle mesajlaştığı tarih ve saatle aynı anda Ankara Bağlıca’da lojmanların bulunduğu bölgede ByLock’a bağlandığı verisinin yer aldığını iddia eden Kaya, bu tespitin de kullanıcı olmadığını ispatlayacağını ileri sürdü.
Hacı Osman Kaya, tahliyesine karar verilmesini istedi.
Verilen aranın ardından heyet, ara kararını açıkladı. Heyet, sanığın tahliye talebinin reddi ve tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Duruşma, 28 Haziran’a bırakıldı. Gelecek duruşmada, dinlenmesine karar verilen ancak bu duruşmada amade bulunmayan tanıklar dinlenecek.
Kaynak: AA
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.